16 Haziran günü gaz kapsülünün başına isabet etmesi sonucu yaralanan Berkin, 269 gün süren mücadelesinin sonunda bu sabah yaşamını yitirdi. 15. yaşına hastanede giren umudun çocuğunu kaybettik. Acımız ve öfkemiz kelimelerle tarif edilemez.
Berkin’in katilleri ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşıyor. Berkin’in katilleri hastane önünde bekleyenlere saldırıyor. Berkin’in katilleri meydanlarda seçim yalanları sıralıyor. Ellerinden damlayan kanı dahi gizlemeye gerek duymaksızın, pervasızca her gün yeni canlara kastetmeye devam ediyorlar. Cenaze Adli Tıp’a götürüldükten sonra, hala Berkin için bir araya gelmiş halka saldırıyorlar. Şuan Berkin ve ailesine desteğe gelmiş bir insanımız daha biber gazı ile vurulmuş durumda ve hastanede. Devlet, insanların ölülerine sahip çıkma, yas tutma, öfkelerini dışa vurma hakkına dahi saldırıyor. Bu azgın terör, cana kastetmeye devam ediyor.
Kısacası Berkin’in katillerini tanıyoruz! Berkin’in katilleri, Gezi direnişinde polise azgınca saldırı emrini verenlerdir. Berkin’in katilleri polis şiddetini övenlerdir. Berkin’in katilleri, bu şiddet karşısında sus pus oturan, yargı mekanizması ile bu terörü hasıraltı etmeye çalışanlardır. Tetiği çekenlerdir, görmeyen gözlerdir, yazmayan kalemlerdir. Milyonların isyanı sırasında penguen belgeseli izletenler, mahkeme salonunda uyuklayan hakimler, baretten, deniz gözlüğünden suç aleti uyduran savcılardır. Hepinizi tanıyoruz, hepinizi biliyoruz.
Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi olarak, Berkin’in katillerinin peşinde olacağımızı tüm kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz. Öfkemizi içimize atmayacağız. Berkin bizim kardeşimiz, oğlumuz, vicdanımızdır. Katillerinden hesap soracağız. Çünkü çocuklar uyurken susulur ama ölürken değil!
Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi